Yazarlarımızdan Makaleler

• HAYAT YAŞAMAYA DEĞER Mİ?

Hayat yaşamaya değer mi? Ne dersiniz?
Adam uçuruma yuvarlanmış. Can korkusuyla bir dala yapışmış. Yukarı çıkması olacak gibi değil. Dalı bıraksa kesin ölecek. Dermanı kesilmeye başlamış. Bağırmış
-Allahım beni kurtar diye. Gökten bir ses gelmiş.
-Korkma evladım! Elini bırak! Düşsen de bir şey olmayacak.
Adam bir aşağı bir yukarı bakıp, tekrar bağırmaya başlamış
-Heey...Yukarıda başka kimse yok mu? Diye.
Hayat böyle bir şey işte. Diğer taraftan hayatın zahmetli tarafları da var:
Yöneticiler ve düşman devletler, çocuk yaştaki veliaht Mustafa'yı ağabeyi II. Murad'a karşı isyan etttirmişler. Veliaht Mustafa başarılar kazanarak İznik'e kadar ilerlemiş. II. Murat başarılı olmaya başlayan çocuk yaştaki kardeşinin lalasını, öğretmenini elde etmiş ve ona Osmanlı Devleti'nin Beylerbeyilik makamını vaat etmiş. Bu lala da isyan eden Mustafa'yı ağabeyi II.Murad'ın adamlarına teslim etmiş. Çocuk yaştaki Mustafa boğdurulmuş. 'Böyle bir şeyi nasıl yaparsın?' diyenlere lala, 'ben o çocuğu bu geçici hayatın zahmetlerinden kurtardım', diye kendini savunmuş.

Orhan Veli Kanık ne demiş:
Şu kavga bir bitse dersin,
Acıkmasam dersin,
Yorulmasam dersin,
Uykum gelmese dersin
Ölsem desene
Hayat büyük bir macera, zor bir mücadele. Bu mücadele de hayatı keyifli kılıyor. Ben yaşamaktan , tüm zahmetlerine, belirsizliklerine rağmen büyük bir zevk alıyorum. Aman yanlış anlamayın, bir elim yağda bir elim balda değil. Buna rağmen her aldığım nefes bana zevk veriyor.
Hayatımı iz bırakabilmek için, medeniyete, insanlığa bir katkıda bulunabilmek için kullanmaya çalışıyorum. Faydalı olduğumu hissediyorum.
Daha ne isteyeyim?

 

Adnan Nur Baykal